14 Ağustos 2015 Cuma

BURDUR-BUCAK KÖLE MEZARLIĞI ALAN ARAŞTIRMASI




21.01.2011, Cuma günü, saat 06:30’da İzmir’den Mustafa Olpak, Ahmet Yürür ve Fatmagül Kırcı yola çıkıldı. Saat 12:00’ye yakın Burdur Müzesine ulaşıldı. Ankara’dan gelen Antropoloji ekibi ve Burdur Müze Müdürü ile tanıştık. Proje üzerinde ilk konuşmalar burada yapıldı.Burdur Müzesinde bu günlerde “Anadolu Çalgıları” sergisi var. Ne yazık ki gezmek için zamanımız kalmadı. Burdur müze müdürü, H. Ali Ekinci, bu bölgenin ekonomik karakteri hakkında bilgi verdi. Antalya’ya 60 km uzaklıkta olan ve Antalya’nın Perge ilçesine komşu olan Bucak ilçesinin eski gelir kaynaklarından birisinin de kerestecilik olduğundan söz edildi. Bu bölgede “tahtacılar” bu işi yürütmüşler. Akdeniz limanlarına yakın olan bu bölgeden sağlanan kerestelerin, günümüzde dahi Orta Doğu ülkelerine ve Mısır’a ihraç edildiğini öğrendik. Bu bizi, XIX. Yüzyıl köle ticareti hattı hakkındaki gelişmelerle bağlantılı bir yapı olabilir mi(?), sorusuna yöneltti Çünkü Osmanlı Köle ticaretinin ayaklarından birisinin de Mısır’a ve Hicaz’a , küçük tekneler aracılığıyla yapılan ticaretin oluşturduğu, hem E. Toledano hem de Hakan Erdem tarafından belirtilmiştir. Küçük çaplı ticaret olarak nitelenen bu yapıda Akdeniz Limanlarından Mısır’a ve Hicaz’a  kereste götüren teknelerin dönüşte köle Pazarlarından aldıkları siyah kölelerle birlikte geri döndükleri alışılmış durumlardan biriydi. Bu ticaretin bir parçası olarak Bucak’taki orman ve tahtacılar faktörüne, en azından kerestelerin sağlandığı bölgelerden biri olarak nitelenebilir. Geçmişten günümüze “köle mezarlığı” adıyla bilinene araştırma konumuzun, üzerinde durulup, araştırılacak meselelerinden birini de bu yapı oluşturabilir.  
       Burdur Müze Müdürlüğü görevinden önce Anamur’da çalıştığını belirten Ali Ekinci, burada “ Arap Ali” lakaplı kişiyle görüşmemizi tavsiye etti. Aile mesleği olarak bu tip ticareti sürdürdükleri ve günümüzde de benzer şekilde balıkçılık ve teknelerle yapılan küçük ticaret hakkında görüşülecek kaynak kişi olarak ve yine Anamur yöresinde yaşayan Afrika kökenlilere ( Araplara) ulaşmak için bağlantı kurulacak isim olarak not edilmiştir. Kendisine müze müdürü aracılığı ile ulaşılacaktır.
   Cumhuriyet dönemine kadar “Oğuzhan” olarak adlandırılan Bucak ilçesinin, kervan yolları üzerinde bulunması da Hac yoluyla veya Hicaz’a gidip gelen memurlar yoluyla yapılan küçük ölçekli köle ticareti hattı üzerinde bulunması da değerlendirilecek diğer meselelerden biri olarak not edildi.
     Burdur ve çevresi göç alma özelliğini günümüzde de sürdürüyor. Mübadele döneminde bu bölgeye Selanikli ve Giritli göçmenlerde yerleştirilmiş. Bu nüfusla birlikte de Afrika kökenliler, Ayvalık’ta görüldüğü gibi, taşınmış olabilir.
     Burdur’a 40 km uzaklıktaki Bucak ilçesine öğle yemeğinden sonra gidildi. Saat 14:00-14:30 arası Bucak Belediyesinde ağırlandık. Burada ki gezimizde Belediye Basın Sözcüsü ve Bucak tarihi ile ilgili araştırma yapmış olan Hasan bey bize eşlik etti. İlköğretim öğretmeni olan Hasan beyin belirttiğine göre Bucak’ta daha önce bir inceleme- araştırma çalışması hiç yapılmamış. Kendisinin yaptığı çalışmaların sonucunu “ Oğuzhan’dan Bucağa” adlı bir kitapta toplamış. Köle Mezarlığının varlığından da söz ettiği çalışmasında Selçuklu dönemine ait bir mezarlığı da rastladığını söylüyor. Ancak ne yazık ki buraların fotoğraflarını çekememiş ve bugün bu sahalar yıkılıp yerine depolar yapılmış. Selçuklu dönemine ait mezarlık korunamamış.
   Bucak Köle Mezarlığı olarak adlandırılan alanda ise yakın tarihte bir yangın çıkmış. Yangın sonrası alan koruma altına alınmış. Yangından etkilenen alandan kepçeyle temizleme çalışması yapılmış ve etrafı çevrilmiş. Bu çalışma esnasında kemiklere rastlanmadığı, kazının yüzeysel yapıldığı söyleniyor. Sözü edilen köle mezarlığı oldukça geniş bir alan. Antropoloji ekibi de bu alanda ortalama 1000- 1500 civarında mezar olabileceğini belirtti. İlk izlenimlere göre çeşitli ebattaki ( küçüklü, büyüklü, şekilsiz, bazıları üzerinde işaret barındıran şekiller var, ortasından bir parça çıkarılmış vb.) ve farklılıktaki mezar taşları “Müslüman mezarlığı” görünümünde. Mezarlığın yeni gömülere de açık olması bu durumu doğruluyor. Mezarlık alanını bir dere ikiye ayırıyor. Küçük bir köprüyle geçilen diğer alanda daha geniş bir bölüm ve yangından etkilenmediği için kepçe girmemiş alan bulunuyor. Antropoloji ekibi başkanı Yılmaz hocaya göre kazı yapılmasına değer bir alan. Mezarlığın tamamının kazılması yerine farklı bölgelerinden 3,4 alanda kazıların yürütülerek çalışılabileceğini belirtti. Doğal olarak, ancak bu kazılar sonucunda ulaşılabilecek kemikler üzerinde yapılacak olan analizlerle farklı sonuçlara ulaşılabileceğini ve bu şekilde beslenme alışkanlıkları, hastalıkları veya ırklarıyla ilgili verilere ulaşılabileceğini belertti. buradakilerin tamamın köle yahut Afrikalı olabileceğinin uzak bir ihtimal olduğu belirtilse de mezarlığın bir yada iki kat altında Roma- Bizans dönemi mezarlığına ulaşılabileceği üzerinde de durulmuştur. Benzer çalışmaların varlığından söz eden Yılmaz hoca eski Bizans mezarlıklarının üzerinde Müslüman mezarlığının olabileceğini, çünkü mezarlık alanlarının verimsiz alanlar üzerine kurulduğu ve benzeri gerekçelerle bu örneklere rastlanabileceğini öne sürüyor. Benzer bir durumda “köle mezarlığı” adının Bizans döneminden beri kullanıldığı ve taşındığı varsayımı da ortaya çıkabilir. Ayrıca Perge’de Roma dönemine ait bir Afrikalı köle mezarlığın bulunmuş olması bu düşüncenin ortaya çıkmasına neden oldu. Ancak bu bölgede yaşayan Afrika kökenlilerin bulunması, ilk etapta 10 haneyle görüşülmüş olması farklı sonuçlara da ulaşılabileceğini gösteriyor. Disiplinler arası yürütülecek olan bu tip bir çalışmanın verimli sonuçlara ulaşacağı ve yeni çalışmalarla devamlılığı ayrı bir deneyim olacaktır.

     Bucak Belediyesinde yaptığımız değerlendirme toplantısında, somut olarak yapılacak çalışma esnasında karşılaşılabilecek olası sorunlar üzerinde durulmuştur. Kalacak yer ve yemek için, Belediye Mehmet Akif Ersoy üniversitesinin yurdunun kullanılabileceği ve kazı esnasında halkın tepkisinin çekilmemesi konusunda da kamuoyunun bilgilendirilmesi yerel çalışmalar tarafından yürütülebileceği belirtilmiştir. Kazıların başlamasından önce yerel TV.’de programlar, reklamlar düzenleyebileceklerini söylediler. Bu konu hakkında Belediyenin kesin kararı ve programının hazırlanması üzerinde durulmuş ve projenin diğer adımlarının daha sonra planlanması üzerine karar verilmiştir. 

2 yorum:

  1. Çok enteresan bir konu.
    Ben Bodrum Dirmil mahallesinde oturuyorum,evime yakın bir sanayi sitesi var,geniş bir alan,eskiden''ARAP MEZARLIĞI'' deniyormuş ,internette araştırırken GEORGE E.BEAN isimli meşhur arkeolog-epigrafın arşivine ulaştım .burada 1950lerde çektiği bazı fotoğrafların altında arap mezarlığı diyor.Belki bu mezarlıkta bir köle mezarlığı idi?
    böyle konularda araştırma yaptığınız için kendi adıma
    teşekkür ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok kıymetli yorumunuz ve verdiğiniz bilgi için çok teşekkür ederim. İzmir’de Afro Türkler derneğiyle birlikte çalışıyoruz.İzmir’ de de Balçova tarafında bir Araplar mezarlığı olduğunu duymuştum. Bu başlık da aslında başlıbaşına çalışılmaya değer bir konu.

      Sil