8 Aralık 2014 Pazartesi

İzmir'de köle hanı ve miras kayıtlarında köle bedeli 800 kuruş

  Ancak yukarıda da değinildiği gibi bu dönemde Afrika’dan gelen kölelerin sayısında artış gözükmektedir. Munis Armağan’ın yayınladığı Tire Şeriye sicillerine göre ise, köle ticaretinin, İzmir’de Köle Hanı ile Tire’de Yeni Han ve Frenk Hanında yapıldığı belirtilmektedir. Ayrıca Kadı sicilindeki bir belgede, kölelikten azat edilen bir zencinin, 1854 yılında İzmirli köle tüccarı adına “ İzinli Köle” nin Abdullahoğlu Reşit tarafından Tire Yeni Han’da bu ticareti yürüttüğü belirtilmektedir. Belge’de “ İzinli Köle” nin bu arada öldüğü bilgisi de verilmektedir. Bir başka belgede ise, 1841 yılında, Tire ayanlarından Hacı İbrahim Ağanın ölümüyle geride kalan iki eşi, kadılığa başvurarak mallara değer biçilmesini isterler. Kadılığın yaptığı değer biçmeler arasında, köle (zenci) için de 800 kr değer biçilmiştir. Oysa bu insanlık ayıbının 1910 yılına değin varlığını sürdürdüğü, İstanbul Meşihat makamının Vilayetlere ve oradan da Sancaklara ulaşan genelgesinden anlaşılmaktadır. Aydın Vilayeti merkez naibi Osman Hamdi Bey mührüyle Tire’ye ulaşan genelge, kaldırılma gerekçesini, Tanzimatın reform sürecinin gerekliliğine bağlamaktadır. Oysa 1841 yılında “Değer Biçme” tespiti ile 1854 yılındaki “Satış Görevlisi” , örneklemeleri kurumsal yapının “ Tanzimat”a karşın devam ettiğini ortaya koymaktadır.[1] 



[1] Munis Armağan, Ege Tarihi Coğrafyası, Kasım 2009, syf: 50-51

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder