21 Kasım 2014 Cuma

köle kaynakları ve kervan yolları

    Osmanlı’ya gelen Afrikalı kölelerin ihraç kapısı olan Mısır’a, siyah ve Habeş köleler beş ayrı bölgeden geliyordu. Bu bölgelerin her biri Mısır’ın taleplerini karşılıyordu. XIX. yüzyıl boyunca bu hat üzerinde pek az bir değişiklik meydana geldi. Yüzyılın başlarında Darfur’dan yıllık olarak kalkan kervan, Mısır’a giden nerdeyse tüm kervanların azamisini kapsardı ve bu kervanın başlıca emtiası ise erkek ve kadın siyah kölelerdi. Esirlerin çoğunluğu Darfur da komşu kabileler arasındaki daimi savaşlarda esir düşmüş ve Darfur pazarına getirilmiş ve satın alınmışlardı. Sonradan bu bölgede Mısır’a bağlı komutanlar tarafından Darfur ve Kordofan bölgesindeki kabilelere doğrudan akınlar düzenlenmeye başlandı. Düzenli köle kervanlarını besleyen ikinci bir merkez Sennar’dı. Habeş bölgesine ve Nuba dağlarına yapılan köle akınlarıyla esir edilenler, bunları Mısır’a taşıyan tüccarlara satılıyordu. Bu Kervanın rotası Sennar’dan Berberi bölgesine doğru uzanıyordu. Bir üçüncü köle kaynağı da, bu iki bölgenin arasında, köle avcıları ve tüccarları tarafından yakalanan, Beyaz Nil Boyunca bulunan muhtelif kabile üyeleriydi. Çad Gölünü çevreleyen bölgeler ve Zanzibar’dan da Mısır’a köleler getiriliyordu. Son olarak, Habeş ve Doğu Afrika kıyılarından köleler Mısır’a Kızıldeniz yoluyla tekne ile Massawa ve Zeyla limanları yoluyla, ya da Jidda yoluyla, Süveyş yakınlarından tedarik ediliyordu. Sudan’da köle ticaretine karşı Mısır hükümetinin etkili önlemler aldığı zamanlarda bu yol köle ticareti için bir alternatif olarak değerlendirildi.[1]  



[1] Gabriel Baer, age, s:425

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder